Eski Mısır’da II. Ramses’in ve Merenptah’ın hüküm sürdüğü yıllarda, Akdenizden derleme halklar, “Deniz halkları” diye anılan topluluklarla, Doğu Akdeniz kıyılarına kitlesel olarak göç etmişlerdi. Bu halkların arasında bulunan ve Pulasatlar (kimi yerde Purasatlar diye geçiyor) veya Tereşler denen halkın, Filistin kıyılarına yerleşerek, buraya Filistin denmesine neden oldukları biliniyor. Pulasatlar hakkında fazla bilgi bulunmuyor. Mısırlılar, bunların başlıklarını tüylerle kaplı olarak resmetmişler. Pulasatların konuştukları dil, Sami dillerinden değildi. Bunlar, Ege havzasından gitmişlerdi. Halikarnas Balıkçısı, Filistin’e sonradan “Lat” adını alacak olan “Leto” heykelini bunların götürdüklerini yazar.
Mısır metinlerinde “trş” şeklinde yazılan isimleri, tereş, taraş, turuş, tiriş... şekillerinde söylenebilir. Bunu kesin bilmiyoruz. Sembolik olarak “Tereş” kullanılıyor. Ancak İsrailli akademisyenlerden, bunlar için “Etrüskler” diyenler de var. Karnak yazıtlarında onlar hakkında, “Her yerden gelen Kuzey halkları” deniyor. Göçebe bir halk mıydı acaba?
Eski Mısır elyazmalarını inceleyen Emmanuel DE ROUGE, Pulasatların ya da Filistinlerin, Pelaglar olduğunu ortaya atıyor. Pelaglar, Orta Yunanistan ve Girit’in yanı sıra, bizim Ege kıyılarının da eski halklarındandı.
Dilleri hakkında kesin bilgi olmayan Pulasatlar, yöneticilerine “seren” veya “seran” diyorlardı. Yunanca “tiran” bu sözcükten türemiş olabilir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder